Doğankent Belediye Başkanlığı yarışlarına baktığımızda her ne kadar en güçlü iki adayın "Cumhur İttifakı" oluşumuna ait partilerin adayları olduğu düşünülse de aslında seçim çalışmalarının sahadaki yansıması olayın tamamen farklı olduğunu gösteriyor.

Bir tarafta Cumhur ittifakının adayı Rüşan Özden, diğer tarafta ise Cumhur ittifakına kaybettirmek isteyen "Millet İttifakı" destekçileri var.

Tabii birde bunlara; mevcut başkandan istedikleri gibi nemalanamayan, istedikleri bireysel talepleri karşılanmayan kişi ve gruplar eklenince, mevcut belediye başkanının karşısında; hedefe ulaşmak için her yol mübah diyen cılız bir kitle oluşmuş gibi duruyor.

Lakin bu birliktelik, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde "Cumhur İttifakı" dışında kalan tüm partilerin birleşerek tek amacının "Recep Tayyip Erdoğan gitsin de ne olursa olsun" anlayışı olması gibi şimdi de " Rüşan Özden gitsin de, AK Parti kaybetsin de ne olursa olsun" anlayışını taşımaktadır.

Nasıl ki Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerinden sonra hepsinin kirli pazarlıkları (bakanlıkların paylaşımında ve Cumhurbaşkanı yardımcılığı paylaşımlarında yoldan geçene söz verdiklerinin) ortaya çıkması ve darmadağın olmaları gibi bu suni birliktelik de yerel seçimlerden sonra kim kazanırsa kazansın darmadağın olacaktır.

Seçimi kaybederlerse zaten her şekilde kaybedecekler ve Doğankent kazanacak ancak zayıf bir ihtimalde olsa seçimi es kaza kazanmaları halinde ise bu sefer de mevcut başkanın vermediklerini almak için birbirlerine düşecekler, seçim sonrası çıkar kavgası ile bu sefer de kaybeden yine "Doğankent" olacaktır.

Cumhur ittifakının diğer ortağı Milliyetçi Hareket Partisi (MHP)'nin yerel seçimlerindeki aday listesine ve aktif olarak bu adayları alenen destekleyen kişilerin profiline bakınca bunların %70 civarında "Millet İttifakı" destekçileri olduğu gözükmektedir.

Yukarıda değindiğimiz gibi bunlara birde bireysel hesapları olanlar eklenince ortaya karışık bir tablo çıkıyor!

Adayların bir çoğunun bugün genel seçim olsa aday olduğu partiye ve Cumhur ittifakının Cumhurbaşkanı adayına yine oy vermeyeceklerini Doğankent'te herkes gayet iyi biliyor. Ama çıktıkları yolda Cumhur ittifakının mirasını yemeyi de kendilerinde hak görüyorlar.

Buradaki asıl amaç; Cumhur İttifakı kurulduktan sonra bir türlü iktidarla arasını açamadıkları, farklı siyasi partiler kurmak suretiyle bir türlü oylarını düşüremedikleri Cumhur ittifakının ortaklarından MHP'yi ele geçirerek, Doğankent'te ittifak ortaklarını birbirine düşman etme çabasıdır.

Sağ duyulu seçmen bu oyuna gelmeyecek, Cumhur İttifakının içerisinde yer almayan ancak MHP'nin Doğankent ilçesindeki potansiyel oy oranından da istifade ederek Cumhur İttifakının birlik ruhuna zarar vermek suretiyle bir taşla iki kuş vurma hedefinde olanlara fırsat vermeyecektir.

Cumhur İttifakının saflarında gözükürmüş ve Cumhur İtifanının MHP adayı imiş gibi davranan bazı kişiler ve onların etrafında toplanan kişisel hesaplaşması olan birtakım kişilerle birlikte her gün farklı platformlarda, AK Parti'nin Belediye Başkan Adayı Rüşan Özden hakkında ipe sapa gelmeyen iddialarda ve iftiralarda bulunmaktadırlar.

Buna engel olmak için, ittifak ruhuna uygun hareket etmek için bir çabada sergilenmemekte ve seçimi kazanma hülyaları ile ortaklarının kişilik haklarına saldırılmak suretiyle karalanmasına da göz yumulmaktadır.

Doğankent'li seçmenler bu oyuna gelmeyecek, oyunu mutlaka hizmete verecektir.

Birkaç kişinin kişisel hesaplarının rüzgarına kapılarak hatalı bir tercih yapmayacaktır.

Zaten o zaman bu menfaat grupları da bir beş yıl daha ya kabuklarına çekilecekler veya belki kendimizi affettirip bir şeyler kapabiliriz derdine düşeceklerdir.

Her ne olursa olsun amaç; Doğankent'e hizmet, Doğankent'liye hizmet olmalıdır.

Aksi takdirde kazanan bir kaç azınlık mutlu grup olurken, kaybeden "Doğankent" olacaktır.