Hava Durumu
SON DAKİKA
Web.tv
Bu Alınganlık Niye?
Yazının Giriş Tarihi: 25.08.2014 14:33
Yazının Güncellenme Tarihi: 25.08.2014 14:33
Doğankent Belediyesinin hizmet götürme noktasında yaşadığı sıkıntıları dile getirdiğimiz haberimiz bazı çevrelerce alınganlıkla karşılanmış.
Doğankent Belediye Başkanı Haşim Birol Tekin’in belediye hizmetlerinin yerine getirilmesinde yalnız bırakıldığı, bazı çalışmaları sırasında merkezi hükümetten yeteri destek alınamadığı, bazı belediye hizmetlerinin ise önceki dönemden bırakılan çetrefilli işler nedeniyle tıkanma noktasına geldiğini belirten haberimize atıfta bulunularak, Doğankent merkezli yerel bir haber sitesinde yapılan haberde ara ara, haber sitemizde yapılan haberlerin; “taraflı, yalan, gerçekleri yansıtmayan, iftira” haberler olarak nitelendirilmesi oldukça üzücü ve kabul edilemezdir.
Özellikle haberin “Doğankent yerel basınında yer alan habere göre bu yapılanlar acaba hizmete engel olmak mıdır? Yapılan haber taraflı iftiradan öte bir şey değildir. Bunların hepsi bir iddia olup, iddia sahibi iddiasını ispatlamak zorundadır. İddiasını ispat edemeyenler müfteridir.” denilen bölümüne istinaden her ne kadar sitemizin adı zikredilmese de üstü kapalı yapılan imaya cevap verme ihtiyacı hissettik.
Sitemizde yer alan söz konusu haberde; belediye hizmet alanı ile ilgili önümüzdeki günlerin çok zorlu geçeceğine, Belediye Başkanının kendi imkanları ile hizmetlerin yürütülmesine çalışmasının çok zor olacağını, ancak iktidar partisine mensup olmamasının büyük dezavantajları bulunduğuna dikkat çekilmişti.
Yapılan haberin ağırlık noktasında önceki dönem belediye yönetiminin bıraktığı sorunlar dile getirilirken, bu sorunların çözümü noktasında Belediye Başkanının herhangi bir destek alamadığına vurgu yapılarak, bunun yanı sıra merkezi idarenin de bazı negatif ayrımcılık yaptığına yönelik kamuoyunda oluşan algıyı aktarmıştık. Doğrudan ilçe başkanını suçlayıcı veya karalayıcı bir ifadeye yer verilmemiştir.
Bu konu ile ilgili olarak önceki haberimizde şöyle demiştik “Son olarak Giresun Çalışma ve İş Kurumu tarafından, Toplum Yararına Çalışma Programı (TYÇP) kapsamında tüm Ak Partili Belediyelere en az 10 kişi olmak üzere işçi temini sağlanırken Doğankent Belediyesi kapsam dışı tutulmuştur. Doğankent Belediyesi’ne verilmeyen bu işçiler Doğankent Kaymakamlığı Köylere Hizmet Götürme Birliği emrine verilmiştir. Yine Ak Parti İlçe Başkanının Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin ardından Doğankent Belediye Başkanı Haşim Birol Tekin’i eleştiren ifadeleri önümüzdeki dönemlerde iktidarın Tekin’e bakış açısının da bir göstergesi olarak gözükmektedir.”
Şimdi bu söylenenlerin neresi yalan ve iftira? Ak Parti ilçe başkanının Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra yaptığı teşekkür konuşmasında çok küçük bir meseleyi, sandık kurulu görevlilerinin iaşesinin karşılanması meselesini “Belediyenin görevini yerine getirmediği” şeklinde basına verdiği demeçteki eleştirmesinin gelecekte belediye çalışmalarına bakış açısı olarak ifade etmeye çalışmıştık.
Burada mesele kim doğru kim yanlış davranıyor meselesinden ziyade Doğankent için ne yapılıyor meselesidir.
Konu ile ilgili haberimizi eleştiren yerel medya organında yer alan haberde bahsedilen hizmetlerin tamamı merkezi idareyi ilgilendiren işler olup, bunu yapması gereken irade de doğal olarak hükümet ve iktidar partisini sahip kuvvetlerdir. Kaldı ki bizim haberimizde İlçeye iktidar tarafından hizmet getirilmedi gibi bir iddiamız da olmamıştır. Bizim ifade etmeye çalıştığımız husus belediyecilik hizmetleri konusunda; özellikle alt yapı ve imar konusunun çözümü noktasında siyasi iradenin de belediye ile işbirliği yaparak konunun çözümüne destek olmasının teminini sağlamaktı. Açıklamaların da bu yönde yapılması daha anlamlı ve mantıklı olabilirdi.
Zaten haberimizde 30 Mart yerel seçimlerinden sonra belediye, kaymakamlık ve il genel meclisi üyelerinin uyumlu çalışmalarının olduğunu ancak bu ilişkilerin zamanla bozulmaya başladığını, bununda; öncelikle bazı çevrelerin baskı ve telkinleriyle, gereksiz ve yersiz açıklama ve suçlamalar olduğunu dile getirmeye çalışmıştık. Burada doğrudan bu odakları işaret etmemiştik.
Haberlerimizin içeriğinde bir gerçek dışılık varsa buda belki yanlış bilgilendirme veya algı olabilir.
Örneğin haberimize karşı yapılan haberde; belediyecilik hizmetlerinde yapıldığını düşündüğümüz negatif ayrımcılığın gerçek sebebinin Doğankent Belediyesinin iktidar partisine mensup bir belediye olmadığı için değil, Doğankent Belediye Başkanlığının İŞKUR’dan Toplum Yararına Çalışma Programı (TYÇP) kapsamında personel talebi olmadığından eleman verilmedi denilebilirdi. Ya da; Altyapı ve imar konusunda belediye başkanlığı ile ortak çalışma yapmayı istediğimiz halde bizlerin bu isteğine soğuk bakıldı denilebilirdi. Belki bazı hizmetlerin alınmasında ayrı ayrı hareket edilmesi, birlikte hareket edilmesinden daha olumlu netice verebilir (örneğin üniversitenin açılması) diye beraber hareket edilmedi denebilirdi.
Kaldı ki yapılan haberde, bizim haberlerimizin yalan olduğuna vurgu yapılarak, bizden haberlerimizin doğruluğunun ispatı istenilmektedir.
İspatımız, Toplum Yararına Çalışma Programı (TYÇP) kapsamında hangi kaç tane ilçe belediyesine işçi verilmemiştir? Bunların içerisinde iktidar partisine mensup tek bir belediye var mıdır?
Doğankent ilçesinin imar sorunu var mıdır? Yok mudur? Yine Doğankent ilçesinde altyapı ile ilgili sorun var mıdır? Yok mudur? Biz bunları haber yapmışız ve bunların neresi yalan ve iftiradır?
Burada derdimiz birilerini karalamak veya yaptığı işleri yok saymak değildir. Ancak yapılan açıklamaya bakıldığında 30 Mart’tan bu yana yapılan bütün hizmetlerin sanki kendileri tarafından yapıldığının ima edilmesi de çok şık olmamıştır.
Haberimiz üzerine başka bir haber sitesinde yer alan açıklamada, Ak Parti İlçe Başkanına ait olduğu iddia edilen ifadelerde şöyle denilmiştir; “Doğankent Kavraz istikametine devam eden yayla yolunda Tirebolu Orman İşletme Müdürlüğünden alınan 1 greyder, Doğankent kaymakamlığına ait 1 cisibi, bir kamyon ve ekiplerle 40 gün çalışma yapıldı. Yerelde bir basın organında yer aldığı gibi yayla yollarının yapımında Doğankent Belediyesi tek başına değil Ak Parti Doğankent ilçe başkanlığının vermiş olduğu destekle çalışma yaptı.”
Burada görüldüğü üzere ilk paragrafta Belediyenin adı hiç zikredilmezken, ikinci paragrafta yayla yollarının yapılmasında ilçe başkanlığı tarafından belediyeye destek verildiği ifade edilmektedir.
Bu konu ile ilgili aynı haber sitesinde yer alan 16.05.2014 tarihli bir başka haberde ise aynen şu ifadeler kullanılmıştır “Doğankent Ak Parti İl Genel Meclisi Üyesi Fatma DİL in talebi ile Doğankent Kaymakamlığı, Belediye Başkanlığı, Orman İşletme Şefliği elemanlarınca Doğankent Süttaşı Mahallesi Çilekli burundan başlayan yol bakım ve onarım çalışmalarında Tepealan Yaylası altına kadar ilerlendi.” (Kaynak : http://www.harsitvadisi.com/guncel/1083-Yayla-Yollarinda-Bakim-ve-Onarim.html)
Halbuki yine aynı haber istesin de yer alan 29.05.2014 tarihli haberin başlığı “Ak Parti İlçe Başkanı Rüşan ÖZDEN Oldu” (http://www.harsitvadisi.com/guncel/1160-Ak-Parti-Ilce-Baskani-Rusan-OZDEN-Oldu.html) denilmektedir. Bu da gösteriyor ki Kavraz yollarının yapımı sırasında şu anki mevcut ilçe başkanı henüz göreve bile atanmamıştır. Biz bunun için yalan veya iftira demeyeceğiz yine Doğankent Belediyesi mücavir alanı sınırları dışındaki (Atkoyağı-Kekre-Soğukoluk gibi) yaylalarda yapılan çalışmaları ise zaten söz konusu haber sitesi kamuoyuna daha önce duyurmuştu. (Kaynak: http://www.harsitvadisi.com/guncel/1450-Yayla-Yollarinin-Bakim-ve-Onarimi-Yapiliyor.html ) Bu konu ile ilgili yapılan açıklamada da yine belediyenin bir katkısı olmadığı vurgulanarak “Atkoya yaylasından Süttaşı Mahallesi sapağına kadar olan Ağaçbaşı Yaşmaklı yayla yolu bizzat Ak Parti ilçe Özden’in Tirebolu Orman işletme Müdürlüğünden almış olduğu greyderle temizledi. Burada Doğankent Belediyesinin hiçbir katkısı olmamıştır.” ifadeleri kullanılmaktadır. Aynı haberi devamında “Yayla yollarının muhtelif yerlerine binlik beton büz atmak için Belediye Başkanlığından kepçe talep ettik, olur denmesine rağmen ne zaman yapılacağı noktasında bize bir cevap veren olmamıştır. Büz hazır, nakliye işi tamam sadece kepçe beklenmektedir.” ifadeleri için de karalama veya yalan haber demeyeceğiz. Muhatabı İlgili Belediyedir. Gerçekliği veya gerçek olmadığına ilişkin bizim bir bilgimiz bulunmamaktadır.
Yine, Ak Parti İlçe Başkanının söz konusu sitede ki haberinde yapılan hizmetler sıralandıktan sonra “Acaba bu yapılanlar Doğankent ilçesine hizmet noktasında katkı sağlamak değimlidir? Yine ayni haberde yer alan hizmetlere engel oluyor ifadesi acaba ne kadar gerçekçidir? Hangi hizmet noktasında destek istemişte engel olunmuş?” cümleleri kullanılmış olup, yukarıda da açıkladığımız üzere biz genel hizmet konusunda eleştirilerimizi dile getirmedik! Yerel (Belediyecilik) hizmetleri noktasında ki eleştiri ve endişelerimizi dile getirdik.
Biz hizmetlere engel oluyor ifadesi de kullanmadık. Destek olunmuyor diyerek, ileriki günlerde de bu desteğin sağlanmayacağı konusunda endişelerimiz bulunduğuna dair öngörülerimizi dile getirdik. Hizmeti kim yaparsa yapsın, Doğankent’e gelen hizmetlere katkısı olan herkese bizlerde elimizden geldiği kadar her zaman destek vermeye hazırız. Yeter ki bizlerden bu destek istensin! Yapılan hizmetlerle ilgili haberleri her zaman sitemizde yayınlamaya hazırız.
Bizim yaptığımız bu haberin de doğrudan belediye başkanı ile bir ilgisi bulunmamaktadır. Belediye başkanının da bu haberin yapıldığından bilgisi olmamıştır. İki noktadan hareketle bu haber yayınlanmıştır. Yayınlama amacı da birilerini karalamak değil, Doğankent halkının cezalandırılmaya çalışıldığını düşündüğümüzdendir. Bizim haberlerimizde kişiler zikredilse bile, doğrudan kişilerle ilgili değil, kişilerin eylemleri ile ilgilidir. Doğankent Belediyesine niçin TYP kapsamında işçi verilmemiştir? İlçe Başkanı Özden, Cumhurbaşkanlığı seçimleri sonucunda Doğankentlilere teşekkür ederken niçin “Doğankent ilçesi Mahalle ve Köylerindeki sandıklarda görev yapan devlet yetkilileri, siyasi parti mensupları bir kamu görevi yerine getirmektedirler. Bunların o günkü ihtiyaçlarını karşılamak Doğankent Belediyesinin görevleri arasında olmasına rağmen bu görevin yerine getirilmemiş olmasından üzüntü duyduğumu belirtmek isterim” ifadelerini kullanma ihtiyacı hissetmiştir? Bu bir gerginliğin başlangıcı değil midir? Doğankent bugüne kadar hep gerilim siyasetinden kaybetmedi mi? Sen-ben suçlaması bizi bu noktaya getirmedi mi? Sayın Özden’in mensubu olduğu partinin gönüldaşları da sırf bu kısır çekişmelerden usandığı için son seçimlerde farklı bir yol izlemedi mi? Bugün Sayın Özden o koltukta oturmaktaysa bu kavgacı bir siyaset değil, kucaklayıcı bir siyaset izlemesi beklendiği için değil midir?
Sayın Özden açıklamasında demiş ki “Bunların açık yüreklilikle ifade edilmesini istiyorum. Tekrar belirtmek isterim ki Doğankent Halkına yapılacak her türlü hizmete desteğimiz tamdır. Şunu da özellikle belirtmek isterim ki seçim öncesi vaat edilen projelerin gerçekleştirilmesi noktasında sonuna kadar takipçi olacağız” biz de kendi düşüncelerimizi açık yüreklilikle ifade etmekteyiz. Bu paragraftaki tüm cümlelerine kelime kelime katılmaktayız. Doğankent halkına yapılacak olan her türlü Hizmete yönelik her zaman yanlarındayız. Destekçileriyiz. Bu kim olursa olsun. Bu hususta bazıları gibi (paralı haber yapmak gibi) kişisel hiçbir beklentimiz ve kişisel hiçbir endişemiz bulunmamaktadır. Kişisel bir husumet de beslemeyiz. Yeterki Doğankent’e hizmet noktasında birleşelim. Şayet belediye yapılmak istenilen hizmetlere siyasi kaygılarla engel oluyorsa aynı tarzda ve aynı dozda bunu da kamuoyuna duyuralım. Başka bir gayemiz yoktur. Hele hele yalan ve yanlış haberlerle karalama ve iftira gibi bir tarzımız hiçbir zaman olmamıştır, olmayacaktır da…