Haber Giriş Tarihi:
Haber Güncellenme Tarihi:
https://www.dogankentgazetesi.com
Yaylacılık sezonunun açılmasıyla birlikte başlayan otçu göçü şenliklerine katılanların bıraktıkları çöpler doğal dengenin bozulmasına ve doğayı kirletmeye devam ediyor. Bu yıl Ramazan Bayramı’nın fındık sezonunun başlamasına denk gelmesiyle birlikte hem bayram hem de fındık için yaylalara akın eden gurbetçilerin ardı ardına düzenlenen yayla şenliklerine katılarak bu şenliklerde beklentilerin üzerinde bir yoğunluk oluşmasına neden oldu. Bu katılımlar bu organizasyonu yapanlar ve burada pazar kuranların yüzünü güldürsede şenlik sonrasında ortaya çıkan manzara bölgenin geleceği olan yayla turizmi için hiç de hoş olmayan görüntüler ortaya çıktı.
Şenlik sırasında açılan pazar tezgahlarındaki toz içinde, dere kenarında hayvan kesen kasaplar yayla turizmi için buraya gelecek yerli ve yabancı turistler açısından hiç de hijyen olmayan koşulların görülmesine neden oldu.
Şenlikten bir hafta sonra şenlik yerini incelediğimizde çevre kirliliğinin hala devam ettiğini gördük. Sadece şenlik alanı ve çevresinde değil Kavraz Deresi ve Çatakçayır yaylasından akan dere boyunca yaptığımız incelemelerde çevreye atılan çöplerden bazıları şöyleydi: Meyve suyu, cola ve alkollü içicek şişe ve kutuları, çocuk bezleri, poşetler, yemek saklama kapları, sebze ve meyveler, kesilen hayvanların ayak, boynuz, kafatası ve sakatat kısımları, her tarafa saçılmış sigara izmarit ve paketleri, gazete parçaları, dahası büyükşehirlerin çöplüklerinde ne varsa buralarda vardı.
Harmancık Yayla Şenliği’nde bir konuşma yapan AK Parti Gümüşhane Milletvekili Kemalettin Aydın bu bölgenin kalkınmasının temelini yayla turizminin ve bu turizmden elde edilecek gelirlerin oluşturacağı, en büyük problemlerden birinin de ulaşım sorunu olduğu, bu sorunun giderilmesi içinde gerekli yatırımların yapıldığının altını çizmişti.
Doğankent Gazetesi olarak bu bölgede yaşayan köylülerin ve gurbetten buradaki yaylalarına gelen insanların bilinçlendirilmesinin bu bölgenin yayla turizmine açılması ve gerekli alt yapı çalışmalarının yapılmasından daha önemli olduğunu söylüyoruz. Aksi taktirde yayla turizmine açılan bölgede gerekli eğitim ve bilgilendirme çalışmaları yapılmazsa bu bölgenin turizm ömrü de kısa olacaktır.
Bu bölgenin yerel yönetimlerine soruyoruz: Bu bölgeyi yayla turizmine bu haliyle mi açacaksınız?